Monday, September 7, 2009

Eğitim için anahtar dolabı şart !!!

Dershane açılacak, her şey tamam, Milli Eğitim'den müfettişler gelecek, bakacak, onay verecek. Şenlik olacak, şampanya akacak..
Bu, Milli Eğitim Bakanlığını/Müdürlüğünü ve müfettişlerini tanımadan önceki genel kanıydı.
Müfettişler geldi, baktı, beğenmedi.
"Anahtar dolabı yok" dediler.
"Hee nasıl bişey o? Alalım bi tane"
Tarif ettiler, yaptırdık. 30cm*30cm bir tahta parçası, üzerinde sekiz tane metal kanca. Anahtar dolabı buymuş. Bu olmadan memlekette eğitim kurumu açılamıyormuş. Zaten gidin bakın dünyada eğitim alanında geri kalmış kaç ülke varsa hepsinde anahtar dolapları konusunda bir boşvermişlik, bir baştansavmacılık görürsünüz. Halbuki Oxford'da, Cambridge'de öyle midir? Daha girişte boydan boya tahtalar ve o tahtaların üzerinde parlak parlak - kimisi gümüş, kimisi altın - kancalar durur.
"Tuvalet eksik, 4 tuvalet olması lazım, sizde 3 tuvalet var" dediler.
Yönetmeliğe bakıyorsun :
"30 öğrenciye kadar kız ve erkek öğrenciler için bir, 30 öğretmene kadar kız ve erkek öğretmenler için bir tuvalet gerekmektedir."
"E bizde 30 öğretmen yok ki, bu durumda öğretmen tuvaleti bir tane işte."
Yok, olmazmış, o maddeyi yanlış yorumluyormuşuz. 30 öğretmene kadar 1 erkek 1 kız tuvaleti, 30'dan sonrası için 2 erkek 2 kız tuvaleti olacakmış.
4. Tuvalet lazım, ama 4. tuvaleti yapabilecek imkan yok. Hemen Milli Eğitim Müdürlüğü'nde tanıdık bulunur. Durum anlatılır. Tanıdıktan haber gelir "Siz bir tuvalet alıp oraya koyun, müfettişler bakıp "Ha tamam" diyecekler merak etmeyin.
Tuvalet alınır. Mutfak'a konulur. Müfettişler gelir.
"Anahtar dolabı nerde?"
"Üzerinde 8 kanca olan tahta parçası mı? İşte burada!"
"Tamamdır, tuvalet nerde?"
"Aha burda" Mutfak kapısı açılır tuvalet gösterilir. Hiç bir tesisat bağlantısı yoktur.
"E bu ne biçim tuvalet? Öylece duruyor, yaptırmamışsınız ki!"
"Eeeee .... hani .... şey .... biz istedik ki siz görün önce, burası iyi mi yani, onaylıyorsanız yaptıracağız!"
"Olur mu öyle şey? Yaptıracaksınız ki biz sonra gelip onaylayalım."
Derken bir şekilde halledildi. Dershane açıldı. Öğrenciler gelmeye başladı. Bir öğrenci seviye tespit sınavından çıkıp erkekler tuvaletinin yerini sordu. Öğrenci gitti tuvaletin yanındaki mutfağa girdi ve hiç bir tesisatı olmayan tuvalete bir güzel işedi. Mutfakta olduğunu fark edemedi, tuvaletin hiç bir bağlantısının yapılmadığını bilemedi, olmayan sifonu da çekemedi haliyle. Peki ne mi yaptı? Ofise dönüp sınavının sonuçlarını öğrendi, kayıt oldu ve hiç bir şey olmamış gibi 6 ay dershaneye geldi ve gitti. Öğretmenlerle ve müdürle yakın arkadaş oldu. Her gün çocuğun gözünün içine baktım bir gün "Ya ben galiba yanlış bir yere işediydim o gün" diyecek diye. Demedi, biz de demedik, diyemedik, ancak ortalığı temizledik.

6 comments:

  1. E nasıl desin çocuk,diyemez tabii :)
    Napsın müşkül durumdaydı herhal tuvalet sanıp salıvermiştir :p

    ReplyDelete
  2. bu dersane deneyiminden sonra ben de burda butun odalara millimars-gencligehitabe-ataturk resmi posterlerinden aldim, astim. soranlara da MEBin yonetmeliginden supheniz mi var dedim

    ReplyDelete
  3. Iki gundur buna guluyorum :))) You're the lyrical gangsta!

    ReplyDelete
  4. ben o mutfak-tuvleti bizzat gordum, o tuvalete dokundum, o anahtar dolabinin ulvi isii altinda secde ettim...MEB'e.

    ReplyDelete
  5. peki sizde uzerinde "yanginda ilk kurtarilacak" yazan evrak dolaplarindan bi de yan yana siralanmis yangin kovalarindan var mi onu sorarim ben size??? onlar olmayan bir egitim kurumu hayal etmem, edemem ben...

    ReplyDelete